Galatasaray, deplasmanda karşılaştığı MKE Ankaragücü’nü 3-0 mağlup etti. Spor yazarları karşılaşmayı kaleme aldı.
Spor yazarlarının yorumları şu şekilde:
Ebru Kılıçoğlu: “Galatasaray, Prag maçından getirdiği ve yine Prag maçına götürmek istediği motivasyonla çıkıyor sahaya. Hızlı, tempolu, yıpratıcı bu oyunun perdesi, birinci dakikada Mertens’in sert şutuyla açılıyor; 13 (Kerem Demirbay), 14 (Sanchez) ve 39. (Penaltıdan Icardi) dakikalarda gelen goller ve maç boyunca hiç elden bırakmadıkları üstünlükle devam ediyor. Sayısız şut, organize ataklar ve yükselen form grafikleriyle dikkat çeken futbolcularıyla soğuk bir kış gecesinde taraftarlarının için ısıtıyor sarı-kırmızılılar. Bu tabloda en önemli etkense bekler.
Anlıyoruz ki, saçları kesilince gücünü yitiren mitolojik kahraman Samson gibi, sarı-kırmızılılar da doğru bekler olmayınca tüm hızını yitiriyor. Ankaragücü’ne gelince. 4-3-3 taktik dizilişe sahip ev sahibi takım kapanmadan, rakibi bozma derdine düşmeden kendi futbolunu oynamak istiyor. 11’de ağlara giden top ofsayt nedeniyle iptal edilmese, motivasyonu artan, ilk golü bulan ve maçın seyrini değiştiren taraf da olacaklar belki. Ancak peş peşe gelen Galatasaray golleri tabloyu değiştiriyor. Emre Belözoğlu’nun yaptığı taktik değişiklikler de sonuç vermiyor. Galatasaray’ın yüksek motivasyonu, ‘Yüksek futbol’a dönüşünce Ankaragücü’nün payına düşen demotivasyon oluyor.” (Cumhuriyet)
“MANCHESTER CITY, LİVERPOOL GİBİ”
Uğur Meleke: “G.Saray şampiyon olursa, bu sezona “Süper Lig Sanchez sezonu” diyebiliriz. Manchester City’yi, Liverpool’u diğerlerinden ayıran en önemli özellikleri yoğunlukları. Yoğun oynamaları, topu hızlı dolaştırmaları, rakiplerinden bir tık seri hareket etmeleri, topu geri kazanma sürelerinin kısa olması, böylece atak sürekliliği sağlamaları. Atak devamlılığı sağladıkları için geri koşmak zorunda kalmamaları. Topu çabuk geri kazanmak için takımın eninin-boyunun kısa olma mecburiyeti. Ki bu da zaten metrekareye düşen adam yoğunluğu oluyor bir bakıma. Süper Lig’de bu sezon Galatasaray’ın yarattığı farkı da tek kelimeyle açıklamaya çalışırsak buna pekala “yoğunluk” diyebiliriz. Ve Galatasaray’ın ortaya koyduğu yoğun oyunu tek bir pozisyonda anlamak isterseniz bunun için de size dün 14’üncü dakikada attıkları ikinci golü incelemenizi öneririm.” (Hürriyet)
“SÖZDE DELİKANLIYIM MESAJI VERDİ”
Ömer Üründül: “Sıkışık trafikte Galatasaray çekindiği deplasmanda işi ilk yarıda bitirerek güle oynaya bir 3 puan kazandı. Galatasaray maça hızlı ön alan baskısıyla ve bir an önce gol bulmak için tempolu, atak başladı. Okan Buruk’un bana göre en doğru hamlesi, Prag maçı öncesi takımın dinamosu Torreira’yı dinlendirmesiydi. Onun yerine görev yapan Berkan Kutlu da “Torreira’ya bir şey olursa ben de onu çok fazla aratmam” mesajını verdi. Hakem Ali Şansalan genelde takdir haklarını büyük takımlar lehine zekice kullanır. Dün gece G.Saray farklı öndeyken İcardi’nin attığı 4. golü komik bir faul kararıyla iptal ederek sözde delikanlıyım mesajını verdi!” (Sabah)